92406 kayıt bulundu.
1. isim , isim , anatomi , anatomi , isim , isim , anatomi , anatomi , Mideden sonra gelen ince bağırsak bölümü
1. isim , isim , müzik , müzik , isim , isim , müzik , müzik , Tambura cinsinden, on iki teli olan bir halk çalgısı
Telaffuz : o'nikitelli
1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Urları inceleyen tıp dalı
Lisan : Fransızca oncologie
Telaffuz : l ince okunur
1. sıfat , sıfat , tıp , tıp , sıfat , sıfat , tıp , tıp , Onkoloji ile ilgili
Lisan : Fransızca oncologique
Telaffuz : l ince okunur
1. isim , isim , matematik , matematik , isim , isim , matematik , matematik , Ondalık sayı sistemine göre yazılan bir tam sayıda sağdan sola doğru ikinci basamak
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Pek çok, çok sayıda olan
1. Yüzlerce ilaç, onlarca yöntem hep bunu amaçlamıştı.
1. Yüzlerce ilaç, onlarca yöntem hep bunu amaçlamıştı.
2. zarf , zarf , zarf , zarf , (onla'rca) Onlara göre, onların düşüncesince
1. isim , isim , isim , isim , Kötü veya yanlış bir şeyi önleyecek yol, tedbir
1. Fakat anladığına göre, bu önlemlerin hepsi de yetersiz kalmıştı.
1. Fakat anladığına göre, bu önlemlerin hepsi de yetersiz kalmıştı.
1. kötü ve yanlış bir durumun ortaya çıkmasına engel olmak amacıyla hazırlık yapmak ve bu amacı gerçekleştirmek için birtakım çarelere başvurmak, tedbir almak
1. Sızıntıları durdurmadan, bir önlem almadan ne diye bütün kitapları, eşyaları taşıdık ki!
1. Sızıntıları durdurmadan, bir önlem almadan ne diye bütün kitapları, eşyaları taşıdık ki!
1. isim , isim , isim , isim , Önlemek işi
1. Ahlak sadece kötülük etmekten çekinmek değildir, başkalarının edecekleri kötülükleri de önlemeye çalışmayı buyurur.
1. Ahlak sadece kötülük etmekten çekinmek değildir, başkalarının edecekleri kötülükleri de önlemeye çalışmayı buyurur.
1. -i , -i , -i , -i , Bir şeyin olmasına veya yapılmasına engel olmak
1. Bir yerden kokusu çıkarsa baban vasıtasıyla önlemek isteyecekler.
1. Bir yerden kokusu çıkarsa baban vasıtasıyla önlemek isteyecekler.
2. Ortaya çıkan veya çıkacağı düşünülen bir tehlikeyi durdurmak, önüne geçmek
1. Yakın felaketi önlemek için esaslı tedbir almak güçtür.
1. Yakın felaketi önlemek için esaslı tedbir almak güçtür.
1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Önleme işi yapılmak
1. Yangın önlendi. Salgın önlendi.
1. Yangın önlendi. Salgın önlendi.
1. isim , isim , isim , isim , Dış politikada taraflardan birinin saldırısını önlemek amacıyla önceden müdahalede bulunma
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , On parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden on tane bulunan
2. isim , isim , isim , isim , İskambil, domino vb. oyunlarda on işaretini taşıyan kâğıt veya pul
1. Resimli kâğıtlardan sonra ilk ağızda, onlularla dokuzlular gelir.
1. Resimli kâğıtlardan sonra ilk ağızda, onlularla dokuzlular gelir.
onluk bozma
1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , On birimden, on parçadan oluşan
2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , On üzerinden tam not alan
1. Onluk bir öğrenci.
1. Onluk bir öğrenci.
3. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , On para, on kuruş, on lira veya on bin lira değerinde olan para
1. Bir iki mecidiyenin arasına sıkışmış bir onluğu ararken arkadan bir araba geliyordu.
1. Bir iki mecidiyenin arasına sıkışmış bir onluğu ararken arkadan bir araba geliyordu.
iş önlüğü
1. isim , isim , isim , isim , Herhangi bir iş genellikle de yemek yaparken giysi kirlenmesin diye giyilen, boyundan askılı ve bele bağlanan örtü, iş önlüğü
1. Önünde önlük bağlı, kırk yaşlarında kadar bir kadın geldi.
1. Önünde önlük bağlı, kırk yaşlarında kadar bir kadın geldi.
2. Laboratuvar, tezgâh vb. yerlerde çalışırken giysinin kirlenmemesi için giyilen, gömlek tarzında olup etek boyu uzun olan, genellikle beyaz renkte giysi
3. eskimiş , eskimiş , eskimiş , eskimiş , İlköğretim öğrencilerinin giydiği bir örnek giysi
4. Küçük çocuklara yemek yedirirken üstlerini korumak için boyunlarına bağlanan örtü